23 Ekim Cumartesi günü medyaya yansıyan bir kaza haberi  sağlık çalışanları derin ve tarifsiz bir üzüntü yaşamıştır.

Türkiye sıralamasında ilk onbinlerde yer alıp Tıp Fakültesine girmek sonra da bireysel başarıları ile toplum sağlığına hizmet etme arzusunu ideallerinde hisseden, henüz mesleki kariyerinin hemen başında iken Ankara Şehir Hastanesinde tıp eğitimi ve uygulamasını sürdüren Asistan Hekim Rümeysa Şen, ne yazık ki bu talihsiz kazada hayatını kaybetmiştir. Üzgünüz.

Sn. Rümeysa Şen’in kaza öncesinde 36 saatlik insanlık dışı çalışma koşullarını barındıran mesaisinin hemen sonrasında mezkur kazayı yaşamış olması, tüm asistan hekimler nezdinde acı bir emsal oluşturmuş, toplum vicdanında onarılması güç yaralar açmıştır.

Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde kabul görmeyen 24 ve 36 saatlik mesai sistemi uygulamasının; akademik literatürde defalarca geçerliliği kanıtlanmış olmasına, çalışanların tükenmişlik düzeylerini artırdığının bilinmesine, topluma sunulan sağlık hizmetinde aksamalar yaşattığının  defalarca tecrübe edilmesine rağmen halen ülkemizin birçok üniversite hastanesinde ısrarla sürdürülmesi kabul edilemez bir durumdur.

Bir sağlık çalışanının  canına mâl olan bu elim kazanın mümessili dikkatsizlik değil, dikkatsizlik ve derin yorgunluğa sebep olan vardiya sisteminin ta kendisidir. Sağlık sisteminin düzeltilmesi için bir an önce yönetmelik yönerge  yasal  düzenlemeler yapılmalıdır.

Asistan Hekim Rümeysa Şen e Allah’tan rahmet, kederli yakınlarına sabırlar temenni ediyorum